31 Mart 2012 Cumartesi

Çekiliş Var


HARIKA BIR KURABIYE KALIP SETI TAM 101 PARCALIK BU SETI KAZANMAK ICIN YAPMANIZ GEREKEN TEK SEY;
Ayrıntılar için aşağıdaki adrese tıklayın lütfen. Herkese iyi şanslar
http://turkishfoodsanddesserts.blogspot.com/

Kıymalı Bezelye ve Arpa Şehriyeli Pilav


Dün fotoğraf makinemin içindeki fotoları temizliyordum. Malum bahar temizliği :) Makinem de nasibini aldı. Derken bu resmi gördüm. Bunu çektiğimi hiç hatırlamıyorum. Üstünden de bayağı bir zaman geçmiş diye düşünürken evdekileri sorguya aldım. Evet çok unutkan oldum. Ama bu kadar da değil. İki soru ve fail ortaya çıktı. Tabii ki kızım. İlk vukuatı Ispanak yemeği sanıyordum. Ama öyle değilmiş. Çocuklara her hareketimizle örnek oluyoruz bunu unutmamalıyız. En ilgisiz anların da bile onların takibindeyiz. Bunun farkında olup her an ona göre davranmalıyız. Kesinlikle davranışlar sözlerden daha etkili oluyor. Bir de benim ki gibi anne hayranı bir kızınız varsa işiniz iş. Kendinizi çocuğunuzda görmek hem güzel hem de biraz sıkıntılı bir durum. Büyümüş te küçülmüş sanki. Neyse bir resim karesinden konuyu nerelere getirdim. Gelelim tarifimize. Bu da göz kararı yaptığım bir yemektir. Yaın sonunda bezelye ayıklayıp buzluğu koyarım ve kış aylarında bolca pişiririm. Eşim pek aramaz ama çocuklarım bayılıyor. E evde pek çok şeyde olduğu gibi yemekte de çocukların istekleri ön planda kimse kusura bakmasın.

Malzemeler:
3 su bardağı kadar bezelye
3 yemek kaşığı sıvı yağ
1 tane iri kuru soğan
200 gr kadar kıyma
2-3 tane havuç(küçük küpler şeklinde doğranmış)
1-2 tane patates(yemeklik doğranmış)
1/2 yemek kaşığı domates salçası
1/2 yemek kaşığı biber salçası
tuz

Hazırlanışı:
Yemeklik doğradığımız soğanları sıvı yağ da kavuruyoruz. Biraz kavrulunca havuçları ilave ediyoruz. Biraz kavurduktan sonra kıymayı ilave edip kavurmaya devam ediyoruz. (Kıymamı buzluktan çıkarıp biraz açılınca küp küp doğruyorum ve karıştırırken ezmiyorum. İri iri kalıyor. Öyle seviyoruz) Kıyma da kavrulunca salçaları ilave ediyoruz. Bir iki çevirdikten sonra. Üstüne kaynar su dökerek açılmalarını sağladığımız bezelyeleri ilave ediyoruz ve biraz karıştırdıktan sonra üzerine gelecek kadar suyumuzu ilave ediyoruz. Kaynamaya başlayınca kısık ateşte pişiriyoruz. Pişmesine yakın patateslerimizi ve tuzumuzu ilave ediyoruz. Bütün malzemeler yumuşayınca yemeğimiz pişmiş demektir. Ellerimize sağlık.

Pilav için
Malzemeler:
2 su bardağı pirinç
İki avuç dolusu arpa şehriye
1 kaşık sıvıyağ
1 tatlı kaşığı kadar tereyağ
3-4 su kadar kaynara yakın su (pirinci ıslatmak için)
2 su bardağı kaynar su (pirincin cinsine göre değişebilir. Pirinciniz çok su çekiyorsa bu miktar artar)
tuz

Hazırlanışı:
1 saat kadar öncesinden pirincimizi kaynara yakın suyla ıslatıyoruz bir yamak kaşığı kadar tuz ilave edip karıştırıyoruz ve soğuyuncaya kadar bekletiyoruz. Soğuyan pirinçleri güzelce 4-5 defa yıkıyoruz. Yıkarken yumuşak hareketler yapıyoruz ki pirinçlerimiz kırılmasın. Pirincimiz süzülürken. Yağımızı eritip arpa şehriyelerimizi kavurmaya başlıyoruz. İstediğimiz renge yaklaşınca tencereyi okaktan alıyoruz. Soğumaya bırakıyoruz. Tencerenin sıcaklığında şehriyeler kavrulmaya devam ediyor o yüzden arada karıştıralım. Eğer biraz soğumadan suyunu koyarsak yanabiliriz dikkat edelim. Biraz soğuyunca  suyumuzu ilave ediyoruz. Kaynayınca süzülen piriçlerimizi ilave ediyoruz (Su pirinçlerin 1 parmak kadar üstüne çıkacak). Kaynamasını bekliyoruz. Kaynayınca tuzumuzu ilave edip karıştırıyoruz. Kapağını kapatıp kısık ateşte üstü göz göz oluncaya kadar pişiriyoruz. Pilavı ağzınıza aldığınızda dişinize yapışmamalı. Pişince altını kapatıp ocaktan alıyoruz. Alttan gelen ısı pişirmeye devam etmesin diye. Üstüne havlu peçete serip kapağı kapatıyoruz ve dinlendiriyoruz. Ben servisten önce pilavı mutlaka karıştırırım yağı altta kalmasın diye. Yağı az kullandığım ve kavurmadığım için pilav konusunda iddialı değilim. Ama pilavım tane tane olur. Lezzeti kötü değil yanlış anlaşılmasın. Bir deneyin derim. Damak tadınıza uyabilir. Ellerimize sağlık.

28 Mart 2012 Çarşamba

Yoğurt Çorbası

Bizim evde en çok sevilen ve dolayısıyla en çok pişen çorba oğlumun deyişiyle pilavlı çorba. Farklı isimleri ve yapılışları olabilir ama ben annemden öğrendiğim şekilde yapıyorum. Bazı şeyler vardır hep göz kararı yapılır bu çorba da benim için öyle. Bu sefer pirincini ölçerek koydum daha güzel tarif edebileyim diye. Diğer malzemelerin çoğu yaklaşık ölçüleri. Yaparken zorlanmayacağınızı umuyorum.

Malzemeler:
1/2 su bardağı pirinç
10 su bardağı su (kıvamına göre arttırabilirsiniz)
Terbiyesi için
1 yumurta
5-6 yemek kaşığı yoğurt
1 yemek kaşığı un
1 su bardağı kadar su
Üstüne
1/2 yemek kaşığı biber salçası
1/2 yemek kaşığı domates salçası
3-4 yemek kaşığı sıvı yağ
tuz, kuru nane

Hazırlanışı:
Ayıklanıp yıkanmış pirinçlerimizi 5 bardak kadar suyun içinde kısık ateşte haşlıyoruz. 4 bardak kadar suyu da ilave edip kaynamaya bırakıyoruz. Diğer tarafta terbiyemizi hazırlıyoruz. Yumurtayı derin bir kabın içinde tel çırpıcıyla güzelce çırpıyoruz. Yoğurt, un ve suyu ilave edip iyice karıştırıyoruz. Daha sonra çorbanın suyundan bu karışıma ilave ederek karışımı ılıklaştırıyoruz ki çorbaya eklediğimizde kesmesin. Çorbayı kaynayıncaya kadar ara ara karıştırarak karışımla özdeşleştiriyoruz. Kıvamı koyu gelirse bu aşamada su ilave edebiliriz. Kaynayan çorbayı 10 dakika kadar kısık ateşte pişiriyoruz. Son dadikalarında tuzunu da ilave ediyoruz. Diğer tarafta sıvıyağda salçaları eritip pişmiş olan çorbaya ilave ediyoruz ve güzelce karıştırıyoruz. Bol nanesini de ilave ettikten sonra çorbamız hazırdır. Ellerimize sağlık
*Unutmayalım terbiyeli çorbalarda tuz terbiyeden sonra ilave edilir.

26 Mart 2012 Pazartesi

Elmalı Kek







Bu kek anneciğimin Almanya'dan bir tarifi. Çok lezzetli bir kek mutlaka deneyin. Tadı çok güzel ama kokusu muhteşem. Denediğinizde bana hak vereceksiniz. Vaktim olduğu için yapılışını kare kare çekmeye çalıştım. Yaparken zorlanmayacağınızı düşünüyorum.

Malzemeler:
125 gr margarin (oda sıcaklığında)
125 gr şeker (yaklaşık 1 su bardağı)
3 yumurta (oda sıcaklığında)
200 gr un (yaklaşık 2 su bardağı)
2 tatlı kaşığı kabartma tozu
1/2 çay kaşığı karbonat
1 paket vanilya
4-5 yemek kaşığı ılık süt
1 fiske tuz
üzerine yeterince elma (2 tane kullandım) ve pudra şekeri

Hazırlanışı:
Yumurta, şeker ve margarini krema kıvamına gelinceye kadar çırpıyoruz. Birbiriyle karıştırdığımız toz malzemeleri de ilave edip çırpıyoruz sütü kıvamına göre ilave ediyoruz. Kek kıvamından biraz daha koyu olması gerekiyor. Düz kalıba döküyoruz ben 24 cm. lik kalıp kullandım biraz daha büyük kalıp kullanıp daha ince bir kek elde edebilirsiniz. Elmaları ince ince doğrayıp kekin içine dik dik ve sık sık diziyoruz. Önceden ısıtılmış 170 derece fırında yaklaşık 35 dakika pişiriyoruz. Çıkarmadan önce mutlaka kürdanla pişip pişmediğini kontrol ediyoruz. Biraz ılıdıktan sonra üstünü pudra şekeriyle süslüyoruz. Ellerimize sağlık.

25 Mart 2012 Pazar

Ezogelin Çorbası


Biraz aradan sonra yine buradayım. İnsanın ailesinden biri rahatsız olunca bütün evi bir sıkıntı hali ve stres kaplıyor. Hele bir de bu eşinin annesiyse annemizse üzüntü biraz daha fazla oluyor. Evet yine yiyip içiyorsunuz ama zevkle değil mecburiyetten. Böyle bir haftayı geçirdikten sonra Allahıma bin şükür annem de iyileşme yolunda başarılı adımlar atmışken şifa olsun niyetiyle bir çorba tarifi paylaşmak istiyorum.

Malzemeler:
1/2 su bardağı kırmızı mercimek
1 türk kahvesi fincanı bulgur (kalın-ince farketmez)
1 soğan
3-4 kaşık sıvıyağ
1/2 yemek kaşığı domates salçası
1/2 yemek kaşığı biber salçası
7-8 su bardağı su
tuz, pulbiber, nane

Hazırlanışı:
Ayıklanmış yıkanmış mercimeği 5 bardak kadar su ile pişirmeye başlıyoruz. Pişerken yıkanmış bulguru ilave ediyoruz. Yumuşayıncaya kadar pişiriyoruz. Eğer suyu azalırsa ihtiyacına göre su ilave edebiliriz. Soğanı ister rendeleyelim istersek benim gibi ince ince doğrayıp beraber pişirelim veya sonra yağla birlikte kavurup koyabiliriz. Diğer taraftan salçaları yağda eritelim. Pişmiş olan mercimeğe ilave edep bir taşım daha kaynatalım. Baharatlarını ilave edelim. Eğer suyu ayrılıyor gibiyse yağlı salçalı karışıma 1 kaşık kadar un ilave edebiliriz. Ben unlu sevmediğim için biraz katı yapıyorum ve piştikten sonra  tel çırpıcıyla çırparak özdeşleştiriyorum. Bol limonla nefis bir lezzet. Ellerimize sağlık.

20 Mart 2012 Salı

Kremalı Tavuk ve Patates Püresi


Çok pratik bir yemektir tavuk. Genelde tembel hanımlar bayılırlar. Çünkü hiç uğraştırmaz ve çok lezzetli olur. Ben de özellikle çok işim olduğunda veya ani bir misafir geleceği zaman tercih ederim. Gerçi çocuklar da çok sever tavuğu. Bu sefer yağlı yağsız hiç bakmadım ve kremalı yaptım tavuğumu. Krema bazı yemeklere gerçekten çok yakışıyor. Arada bir kullanmak lazım. Gelelim tarifimize:

Kremalı tavuk için
Malzemeler:
6 tane kalçalı but (derisi alınmış ve yağları temizlenmiş)
1 paket krema (200ml)
1 çay kaşığı dolusu köri
yeterince tuz

Hazırlanışı:
Derince bir kapta krema, köri ve tuzu iyice karıştırıyoruz. Yıkanıp süzülmüş tavukları bu sosa iyice buluyoruz ve içine yatırıp biraz dinlendiriyoruz. Yağlı kağıt serdiğimiz borcamımıza tavukları diziyoruz. Sosun geri kalanını üstüne döküyoruz ve 180 derece fırında tavuklar iyice kızarıncaya kadar pişiriyoruz. Ellerimize sağlık.
Not: Servis ederken sostan tavuğun üstüne döktüm. (Sarı sos)

Patates püresi için
Malzemeler:
5 tane patates
1 su bardağı süt
1 su bardağı rendelenmiş kaşar peyniri
tuz

Hazırlanışı:
Patatesleri soyup ince ince doğruyoruz ve biraz su ve tuzla pişiriyoruz (daha çabuk pişmesi için). Kabuklarıyla da haşlayabilirsiniz. Patatesleri hiç pütür kalmayacak şekilde iyice eziyoruz ve bir tencereye alıp sütümüzü yavaş yavaş ilave ederek püremizi pişirmeye başlıyoruz. Kaynayınca kaşar rendemizi ilave ediyoruz. Bu aşamada devamlı karıştırıyoruz hem altını tutmasın hem de iyice karışsın. Kıvamına göre süt ilavesi yapıyoruz. Tuzumuzu da koyuyoruz. Biraz pişince servise hazırdır. Ben tavuk da yağlı olduğu için yağ koymadım ama siz isterseniz 1 yemek kaşığı kadar tereyağ ilave edebilirsiniz. Arzu ederseniz biraz da muskat rendeleyin çok güzel bir aroması var. Ellerimize sağlık.

17 Mart 2012 Cumartesi

Domatesli Tel Şehriye Çorbası


Malzemeler:
3 tane rendelenmiş domates
1 yemek kaşığı domates salçası(bazen yarı yarıya biber salçası kullanıyorum)
1 yemek kaşığı un
3 yemek kaşığı sıvı yağ
6-7 su bardağı su (göz kararı koyuyorum)
2-3 avuç dolusu tel şehriye (yoğunluğunu damak zevkinize göre ayarlayabilirsiniz)
kuru nane veya ince doğranmış maydanoz
tuz

Hazırlanışı:
Rendelenmiş domatesleri sıvı yağda iyice kavuruyoruz (Suyunu çekene kadar. Domatesler iyi kavrulunca daha lezzetli oluyor). Sonra salçayı ilave edip biraz kavuruyoruz. Unu ilave edip bir iki çeviriyoruz. Suyumuzu ilave ediyoruz. Unun topaklanmamasına dikkat ediyoruz bunun için iyice karıştırıyoruz. Kaynayınca tel şehriyeyi ilave ediyoruz. Ben kıvamına bakarken kaşığı kaldırınca içine tel şehriye doluyorsa yeterli buluyorum. Siz az şehriyeli seviyorsanız azaltabilirsiniz. Şehriyelerin pişmesine yakın tuzunu ve nanesini ilave ediyorum. Bir gün sonrasına kalırsa şehriyeler biraz suyu çekiyor ve resimde görüldüğü gibi katılaşıyor çorbamız. Böyle sevmiyorsanız biraz daha sulu yapın derim. Ellerimize sağlık.


Kapuska


Beyaz lahananın her hali sevilir bizim evde. Kışın çok sık pişiririm. Uzun bir süre önce resmini çekmiştim. Kış bitmeden yayınlamak istedim.

Malzemeler:
Küçük boy beyaz lahana
3-4 yemek kaşığı sıvı yağ
1 tane iri kuru soğan
2 diş sarmısak
200 gr kadar kıyma
1 yemek kaşığı biber salçası
tuz, kimyon, köri

Hazırlanışı:
Yemeklik doğradığımız soğanı ve ince doğradığımız sarmısağı sıvı yağda kavuruyoruz. Biraz pembeleşince kıymamızı ilave ediyoruz. 5 dakika kadar kavurduktan sonra salçamızı ilave ediyoruz ve biraz daha kavuruyoruz. En son olarak ince doğradığımız beyaz lahanamızı ilave edip iyice karıştırıyoruz ve suyunu ilave ediyoruz (1 su bardağı kadar) Fazla sulu sevmiyorsanız dikkat edein su yemeğin üstüne çıkmayacak kadar koyulur. Sebzeler de kendi sularını bırakıyorlar yemeğimiz çok sulu olabilir. Kaynayınca altını kısıyoruz ve kısık ateşte pişmeye bırakıyoruz. Pişmek üzereyken tuz ve kimyonunu ilave edebiliriz. Yerken köri dökmenizi tavsiye ederim. Oldukça lezzetli oluyor. Ellerimize sağlık.

16 Mart 2012 Cuma

Sevgi Pastası




Bir süredir değişik pandispanyalar pişirip. Damak tadımıza hitap eden bir lezzet bulmaya çalışıyorum.  Bu pastayı ikinci kez yaptım. Lezzet olarak beğendik. Tarifi paylaşmak istedim. Ama yeni şeyler denemeye devam etmek istiyorum. Daha da yumuşak bir pandispanya sanki beni daha mutlu edecek gibi geliyor. İlk fırsatta annemin almanyadan bir tarifi var onu deneyeceğim. Annem sade kek olarak yapardı ve bayılırdık.  Sırada o var. Gelelim tarifimize.

Malzemeler: 24cm. lik kalıp
Pandispanya için
6 yumurta
6 yemek kaşığı şeker
6 yemek kaşığı un
1 yemek kaşığı buğday nişastası
1 fiske tuz

Kreması için:
2,5 su bardağı süt
1 yumurta
3-4 yemek kaşığı şeker
3 yemek kaşığı un
80 gr. beyaz çikolata
1 su bardağından 1parmak eksik süt
1 poşet krem şanti
Islatmak için:
1,5 su bardağı süt
2 tatlı kaşığı şeker
İçine ben muz ve damla çikolata koydum. Siz de kendi damak tadınıza göre bir şeyler koyabilirsiniz.

Hazırlanışı:
Önce kek kalıbımızı hazırlıyoruz. Kalıbımızın tabanına yağlı kağıt koyuyoruz. Kalıbın yanlarını kesinlikle yağlamıyoruz ki kekimiz kabarırken kenarlara tutunabilsin. Yumurtalarımızın oda sıcaklığında olması en önemli püf noktalarından bir tanesi. Yumurtalarımızın aklarını sarılarından dikkatli bir şekilde ayırıyoruz. Önce aklarımızı cam veya çelik bir kabın içinde azcık tuzumuzu ilave ederek çırpıyoruz. Önce yavaş sonra hızlı. 10 dakika kadar sürebilir. Kabımızı ters çevirdiğimizde kesinlikle dökülmeyecek kıvama gelmesi gerekiyor. Sonra sarılarımızı şekerle birlikte çırpıyoruz. (ince taneli şeker kullanmanızı öneririm daha güzel eriyor) Krema gibi olması gerekiyor. Kremayı iki parmağımızın arasına aldığımızda elimize şeker gelmemeli. Bu karışıma un nişasta karışımını ilave ediyoruz. (Un ve nişastayı ne kadar çok elerseniz o kadar kabarık bir kek elde edersiniz. Ben 5 kere eledim) Üstünede yumurta aklarını ilave ediyoruz. Burada akları söndürmemek için çok dikkatli olmak gerekiyor. Tahta bir kaşık veya silikon bir spatulayla alttan üste doğru yavaş hareketlerle karıştırıyoruz. Karışan malzemeleri kek kalıbına döküyoruz. Bir kaç kez tezgaha vurarak içindeki hava kabarcıklarının çıkmasını sağlıyoruz ve bekletmeden önceden 170 derecede ısıttığımız fırınımıza koyuyoruz 30 dak fırının kapağını hiç açmadan pişiriyoruz. (Her fırının pişirme derecesi ve hızı farklıdır. Fırınınızın kek pişirme derecesinde ve ayarında pişirin. Kürdan testi yapmadan da çıkarmayın fırından. (Bir kaç deneme sonrasında en doğru ayarları bulursunuz. Ben öyle yaptım). Fırını kapattıktan 1 dakika sonra kekimizi çıkarıyoruz ve soğumaya bırakıyoruz. Bir gün öncesinden hazırlanıp güzelce sarıldıktan sonra dolapta bekletilen pandispanyanın kesilmesi çok daha kolay oluyor.
Kekimiz soğurken kremamızı pişiriyoruz. Soğuk sütümüze yumurta un ve şekeri koyup iyice karıştırıyoruz. Orta ateşte sürekli karıştırarak pişiriyoruz. Altını kapatınca içine çikolatamızı kırıyoruz ve iyice karıştırarak erimesini sağlıyoruz. Krema soğurken arada karıştırmayı unutmayalım ki üstü kabuk bağlamasın.
Krem şantiyide sütle çırpıp kullanacağımız zamana kadar buzdolabına kaldırıyoruz. Krem şantinin süslemede kullanacağımız kısmını ayırıp diğer kısmını kremamıza ilave ediyoruz.
Bütün malzemeler soğuyunca pastamızı oluşturmaya başlayabiliriz. Pandispanyayı katlarına ayırıyoruz. Ben üç kata ayırdım. İstenirse ikiye de ayrılabilir. Tabanı tabağımıza yerleştiriyoruz ve her yerini şekerli sütle ıslatıyoruz. Üstüne muzları sık sık diziyoruz ve üstüne kremanın yarısını sürüyoruz. Üstüne diğer katımızı kapatıp sütle ıslatıyoruz. Üstüne kremanın diğer yarısını sürüp her yerini damla çikolata ile kaplıyoruz. Ve son katımızı da kapatıp ıslatıyoruz. Her yerini krem şanti ile kaplayıp. Pastamızı süslüyoruz. Ben kaplama ve süsleme konusunda kendimi yetersiz görüyorum. Bu konuda daha çok yolum var ama lezzeti başarılı buldum. Ellerimize sağlık.
Resimler çok kötü biliyorum kusura bakmayın 8 saatlik ders günün ardından 2,5 saat daha ayakta durup pasta yaptıktan sonra resim çekmeye bile enerjim kalmamıştı. Sevgiler...


Bunu da aynı tarifle yapmıştım. Çok sevdiğim bir arkadaşımın doğumgünü için.

İyi ki Doğdun




İyi ki doğdun, iyi ki seni sevdim, iyi ki evlendik.
Akşam saat 19 den sonra yapılmaya başlanan 21:30 da biten bir pastanın resimleri ancak bu kadar olur kusura bakmayın. Tarif denemelerimden biri. Çok uykum geldi. Tarifi daha sonra yazarım inşallah. Sevgiler...

14 Mart 2012 Çarşamba

Krep, Akıtma, Mafuş



Başlığa ne yazacağımı bilemedim. Öncelikle yaygın ismi olan krep, ama bazı yörelerde akıtma olduğunu duyduğum hepsi aynı anlama gelen bir lezzet. Annem eskiden yaptığı zaman hamur kızartması veya kızarmış hamur derdik içine beyaz peynir, kaşar, domates, ketçap gibi malzemelr koyar sarıp yerdik ve ne çok severdik. Ben de yapıyorum ve çocuklar krep diye biliyorlar. Ama ne içine ne de kızartırken yağ kullanmıyorum. İçine damak zevkimize göre bir şeyler koyup yiyoruz. Geçen hafta sonu yine yaptım ve çocuklara yetecek kadar krep pişirdikten sonra kalan hamuru da mafuş olarak pişirdim. Mafuş yöresel bir kullanım buna başka ne denir bilemiyorum. Annem çok yapardı ve gördüğünüz gibi üstüne şeker döker öyle yerdik. Uzun zamandan beri yağlı ve kızartmalı şeyleri hayatımızdan çıkartmaya çalıştığım için yapmadığım bir şeydi mafuş. Çocuklarım da bilmiyordu haliyle. Ama bayıldılar. Aslında ben bunu o akşam abim gelecek diye yapmıştım. Abim çok sever mafuşu. Sadece o yiyecek diye az yaptım. Ama kime niyet kime kısmet diyelim. Abim oğluma ve kendi oğluna elleriyle yedirdi. Karınları tok olmasına rağmen hepsini yediler. Oğlum o kadar sevdi ki ertesi gün tekrar yaptım ve afiyetle yedik. Abime de bir daha ki sefere tekrar yaparım inşallah. Gelelim tarifimize.

Malzemeler:
2 yumurta
2 su bardağı süt
2 tatlı kaşığı kadar şeker
biraz tuz
yeterince un 1,5 su bardağı kadar (boza kıvamında olacak)
İsterseniz biraz sıvı yağ ilave edebilirsiniz.

Hazırlanışı:
Bütün malzemeleri tel yardımıyla çırpıyoruz ve pişirmeden önce biraz bekletiyoruz( annem öyle yapardı). Ben yanmaz yapışmaz tava kullanıyorum ve yağlamıyorum ama siz isterseniz birkaç damla yağ damlatabilirsiniz veya az yağın içinde kızartabilirsiniz. Eğer yağda yapacaksanız krep için her seferinde tavayı soğutmak gerekebilir. Bir kepçe yardımıyla hamuru döküyoruz ve tavamızın içinde eşit dağılmasını sağlıyoruz. Tava sıcakken hızlı davranmak gerekiyor. Bir tarafı kızarınca diğer tarafını çeviriyoruz ve orası da kızarınca krebimiz hazır demektir. Mafuşu da bol yağda kızartıyoruz. Kızgın yağa kaşık yardımıyla oval bir şekilde döküyoruz. İki tarafını da kızartıyoruz ve şeker dökerek yiyoruz. Ellerimize sağlık.
(Ben kızartırken kızartma tenceresi kullandım azar azar daha kolay oldu. Çünkü çabuk kızarıyor çevirmeye yetişemem yanar diye korktum. Kızarma anını ikinci yapışımda çektim. Döker dökmez çektim. Ama görüyorsunuz nerdeyse kızardı bile.)

11 Mart 2012 Pazar

Mantarlı Tavuk Sote ve Domatesli Bulgur Pilavı


Bu hafta o kadar yoğundum ki perşembe gününe kadar koşturmacayla geçti. Bir sürü işim vardı bir de buna sınav haftası eklenince yoğun bir hafta geçirmiş oldum. Yoğunluğum hafifledi. Ama bir de şimdi sınavları okumak var. Onu da bitirirsem muhteşem olur. Yeni bir şeyler eklemem de pek mümkün olmadı. Arkadaşıma yaptığım pastayı saymazsak pek farklı bir şey de yapmadım zaten. Neyse gelelim bugün yaptığım yemeğimize.  Mantarlı tavuk sote ve domatesli bulgur pilavı. Yanında da taze mayalanmış yoğurt. Doğrusu nefis bir lezzet üçlüsü oldular.

Mantarlı Tavuk Sote için
Malzemeler:
2 tane kuru soğan
2 diş sarmısak
500 gr kültür mantarı
2 tane tavuk göğsü
1 yemek kaşığı biber salçası
1 yemek kaşığı domates salçası
3-4 yemek kaşığı sıvı yağ
1 su bardağı kadar su
tuz, kekik, kuru nane, pul biber

Hazırlanışı:
Önce yemeklik doğradığımız soğanlarımızı ve sarmısağı sıvı yağda kavuruyoruz. Soğanlar biraz pembeleşince salçaları ilave ediyoruz azcık kavuruyoruz. Daha sonra tavuğumuzu kuşbaşından biraz ufak doğruyoruz, mantarları da aynı büyüklükte doğruyoruz ve ikisini beraber tencereye koyuyoruz. Azcık su ilave ediyoruz ve kaynadıktan sonra pişmeye bırakıyoruz. Pişmeye yakın tuz ve baharatlarını koyuyoruz. Ellerimize sağlık.
Bu yemeğe yeşil biber ve kırmızı biber de çok yakışıyor.(Soğanlarla birlikte kavuruyorum) Bende yoktu koyamadım. Ama siz deneyin çok beğeneceksiniz.

Domatesli Bulgur pilavı için
Malzemeler:
2 yemek kaşığı sıvı yağ
1 tane iri kuru soğan
1 diş sarmısak
3 tane rendelenmiş domates
1/2 yemek kaşığı biber salçası
1/2 yemek kaşığı domates salçası
2 su bardağı pilavlık bulgur
4 su bardağı su
tuz, kuru nane, kekik, pul biber

Hazırlanışı:
İnce ince doğradığımız soğan ve sarmısağı sıvı yağda kavuruyoruz. Soğanlar pembeleşince salçaları ilave ediyoruz azcık kavuruyoruz ve rendelenmiş domatesleri ilave ediyoruz. Domateslerimizi biraz kavuruyoruz (10 dakika kadar). Sonra suyumuzu koyup kaynatıyoruz. Kaynayınca yıkanmış bulgurumuzu ilave ediyoruz. Kaynamasını bekliyoruz. İsteğe göre baharatlarımızı ilave edip karıştırıyoruz. Altını kısıp kapağını kapatıyoruz ve pişiriyoruz. (Yaklaşık 10 dakika). Pişme süresi değişebilir.  Piştikten sonra 15 dakika kadar dinlendiriyoruz. Su miktarı da bulgura göre değişiklik gösterebilir. Ellerimize sağlık.



10 Mart 2012 Cumartesi

İstanbul'um






Bu hafta o kadar yoğundum ki pazartesi gününden beri elimde olan bu dekoratif aynamı asma fırsatı bulamadım. Az önce astım resimlerini çektim ve hemen paylaşmak istedim. Bakalım beğenecek misiniz? Ben evinin dekorasyonuna çok önem veren biri değilim. Ama bunu görünce dayanamadım. Bu benim salonumu mutlaka süslemeli dedim ve sonuç. Geçenlerde sevgili öğrencim Şeyma'nın www.parpaly.com sitesinden bahsetmişti. Çok güzel şeyler var sitede ama ben en çok bunu beğendim. Mutlaka ziyaret edin derim. Sizin zevkinize ve ihtiyacınıza uygun şeyler bulabilirsiniz
Bu arada tarif de eklemeyi de ihmal ettim. Ama en kısa zaman da onu da telafi edeceğim inşallah. Herkese iyi hafta sonları. Sevgiler...

4 Mart 2012 Pazar

Düşes Patates


Patates benim en vazgeçemediğim lezzetlerden biridir. Her şeyi de bir başka lezzetli oluyor. Düşes patates de bu lezzet bombalarından biri bence.

Malzemeler:
1/2 kilo patates
2 yumurta
1/2 su bardağı rendelenmiş kaşar peyniri
1-2 yemek kaşığı süt
1 yemek kaşığı kadar tereyağı
karabiber
tuz

Hazırlanışı:
Patateslerimizi haşlıyoruz. Soyup rendeliyoruz veya eziyoruz. İçine tereyağı, kaşar, tuz, isterseniz karabiber (ben tane karabiber öğütüyorum daha güzel oluyor) ve yumurtaları (birinin sarısını ayırarak) koyuyoruz ve iyice karıştırıyoruz. Sonra ister elde ceviz büyüklüğünde parçaları yuvarlayarak, istersenizde sıkma poşetiyle sıkarak yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizelim. Üstüne yumurta sarısı sürerek önceden ısıtılmış 180 derece fırında üstü kızarıncaya kadar pişirelim. Ellerimize sağlık.

3 Mart 2012 Cumartesi

Domates Çorbası


Asıl ismi kremalı domates çorbası ama ben artık kremayla yapmadığım için sadece domates çorbası demek istedim. 11 sene önce kaldığımız bir otelin aşcısından aldığım bir tarif bu. Ama ben zaman içinde değişiklikler yaparak çorbayı biraz değiştirdim. Tarifi aşcının verdiği şekilde yazıp yaptığım değişiklikleri belirteceğim. Siz de deneyerek hangisi damak zevkinize daha çok uyuyorsa onu yapabilirsiniz.

Malzemeler:
1/2 paket margarin (ben 3 yemek kaşığı sıvı yağ kullanıyorum)
3 yemek kaşığı salça (ben ev salçası kullandığım için, çok tuzlu olmasın diye, 1,5 kaşık koyuyorum)
1,5 yemek kaşığı un (ben daha yoğun sevdiğim için 3 kaşık un kullanıyorum)
6 çay bardağı su+ süt veya krema (ben 3 su bardağı süt ve kıvamını tutturacak kadar su koyuyorum)
3 adet rendelenmiş domates (aynı miktarda kullanıyorum kış için buzluğa rendelenmiş domates koyuyorum)
2 dal defne yaprağı
tuz
üzerine rendelenmiş kaşar peyniri

Hazırlanışı:
Unumuzu yağla birlikte kokusu çıkıncaya kadar kavuruyoruz. Rendelenmiş domatesimizi ve salçamızı ilave edip 1 dakika kadar çeviriyoruz. Sütümüzü ve suyumuzu yavaş yavaş karıştıra karıştıra ilave ediyoruz. Kaynayıncaya kadar sürekli karıştırıyoruz. Kaynayınca defne yapraklarını içine atıp 10 dakika kadar pişmeye bırakıyoruz. Pişince defne yaprağını çıkarıyoruz. Bu aşamada tuzunu da ilave etmeyi unutmayalım. Ben ev salçası kullandığım için tuz ilave etmiyorum salça yeterince tuzlu oluyor. Fazla salça koyamadığım için de çorbamın rengi biraz turuncu gibi oluyor. Ama yine de çok lezzetli oluyor isteğe bağlı üstüne kaşar peyniri rendesi ilave edip servis edebilirsiniz. Ellerimize sağlık.

2 Mart 2012 Cuma

Patatesli Turta


Patatesi seviyorsanız bu tarifi denemenizi tavsiye edebilirim. Özellikle sıcakken çok lezzetli olduğunu söylemeliyim.

Malzemeler:
1 çay bardağı sıvı yağ
1 su bardağı yoğurt
1 su bardağı süt
4 tane yumurta
6 yemek kaşığı tepeleme un
1 tatlı kaşığı kadar tuz
1 paket kabartma tozu
1/2 çay kaşığı karbonat
5 tane iri patates

Hazırlanışı:
Yumurta, sıvı yağ, süt ve yoğurdu çırpıyoruz. Un, kabartma tozu, karbonat ve tuzu karıştırıp eleyerek sıvı karışıma ilave ediyoruz ve çırpıyoruz. Kıvamı boza gibi olacak eğer olmadıysa un ilave edebilirsiniz, katı olduysa biraz süt ilave edebilirsiniz. Patatesleri soyduktan sonra dörde bölüp cips kalınlığında elle veya rende ile doğruyoruz (Rendeyle doğradığım zaman patatesleri bölmüyorum daha kolay oluyor). Patatesleri karışıma ilave edip özdeşleşinceye kadar karıştırıyoruz. Kalın seviyorsanız kare borcamı, benim gibi ince seviyorsanız dikdörtgen borcamı yağlıyoruz ve karışımı döküyoruz. Hafif ısıtılmış 150 derece fırında üstü kızarıp kabuk tutuncaya kadar (yaklaşık 45 dakika) pişiriyoruz. Ellerimize sağlık.